Bakad

  • ANASAYFA
  • HAKKIMIZDA
    • HAKKIMIZDA
    • YÖNETİM
    • MİSYON
    • VİZYON
    • DEĞERLER
  • AKADEMİK BAKIŞ
  • DERGİLER
    • Uluslararası Batı Karadeniz Sosyal ve Beşeri Bilimler Dergisi (USOBED)
    • Uluslararası Batı Karadeniz Mühendislik ve Fen Bilimleri Dergisi (UMÜFED)
  • BAKAD YAYINEVİ
  • HABERLER
    • HABERLER
    • KONFERANS
    • SEMPOZYUM
    • PANEL
    • SEMİNER
  • İLETİŞİM
  • Ankara Web Tasarım
  • akademik bakış
  • MAVİ MARMARA’DAN SUMUD’A; DEVLETLERİN YAPAMADIĞINI STK’LAR YAPMAYA ÇALIŞIYOR
19 Ekim 2025

MAVİ MARMARA’DAN SUMUD’A; DEVLETLERİN YAPAMADIĞINI STK’LAR YAPMAYA ÇALIŞIYOR

MAVİ MARMARA’DAN SUMUD’A; DEVLETLERİN YAPAMADIĞINI STK’LAR YAPMAYA ÇALIŞIYOR

by mahmut bozan / Perşembe, 02 Ekim 2025 / Published in akademik bakış, anasayfa, Genel, haberler

Kaynak: Anadolu Ajansı, https://www.aa.com.tr

Prof. Dr. Mahmut BOZAN

İnsanlığın vicdanı devletlerin önüne geçti. Dini ve milliyetleri farklı da olsa vicdanları onları bir araya getirdi. Alman şansölyesinin dediği gibi “Batı’nın pis işlerini gördüğü için” ABD ve AB’nin resmi politikalarıyla desteklenen, tetikçi ve soykırımcı İsrail’e karşı öne çıkması gereken İslâm dünyası sadece seyrediyor ve “kuvvetli bir şekilde” kınamakla iktifa ediyor. Batı ise ikircikli. Halkları İsrail zulmüne karşı sesini yükseltirken, büyük bir kısmının hükümetleri susuyor, muhtemelen arka planda destek vermekten geri durmuyor.

15 yıl önce İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH)’nın organize ettiği Özgür Gazze Hareketi[1] İsrail’den 130 km uzakta uluslararası sularda saldırıya uğramış ve Gazze’ye insani yardım taşıyan 6 gemiye İsrail askerleri müdahale ederek Mavi Marmara gemisindeki 10 Türk gönüllüsünü öldürmüşlerdi. Bu alçak saldırıya Türkiye gereken şiddette cevap vermemiş, daha sonra ABD Başkanı Obama, Netenyahu’ya özür dileterek ve öldürülen Türklere tazminat ödeterek İsrail’i kurtarmıştı. Türkiye, münasebetlerini askıya aldığı İsrail’in Gazze ablukasını kaldırılmadıkça ilişkilerini düzeltmeyeceğini de ilan etmişti. Dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Mavi Marmara’yı Türkiye’nin 11 Eylül’ü olarak tavsif etmiş ve İsrail’e savaş açma hakkından bahsetmişti. O dönem Türkiye pozisyon olarak daha güçlü ve ABD ile münasebetleri de daha iyi idi. Ama o fırsat kaçırıldı. Şimdi ise İsrail’in arkasında açık desteğini ilan eden bir ABD var. Bu sebeple değil Mavi Marmara, tüm Filistin halkını soykırıma tabi tutmaya çalışan bu gözü dönmüş terör devletine kimse müdahale etmek istemiyor.

Bundan cesaret alan Netenyahu da elinden geleni arkasına koymuyor. Dün Mavi Marmara idi, bugün Sumud Filosu. Tek fark önceki filo Müslüman ağırlıklı iken bugün her millet ve dinden gönüllüler bir araya gelmiş durumdadır. Küresel Özgürlük Filosu veya kısaca Sumud Filosu 2025 yılı Temmuz ayında İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ablukayı kırmak için bir araya gelen Özgürlük Filosu Koalisyonu, Gazze’ye Küresel Hareket ve Mağrip Sumud Filosu gibi kuruluşlar tarafından organize edilmiştir. Filo, 46 ülkeden 497 gönüllünün bulunduğu 50’den fazla gemiden müteşekkildir ve yük olarak sadece gıda, su, ilaç, mama ve benzeri insani yardım malzemeleri taşımaktadır. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 16 ülkenin dışişleri bakanları, Küresel Sumud Filosu’na karşı her türlü yasa dışı veya şiddet içeren eylemlerden kaçınılması çağrısında bulunarak desteklerini ortaya koymuşlardır.

Ancak sonuç yine değişmemiş, İsrail askerleri uluslararası sularda iken Sumud Filosu’na müdahalede bulunmuş, gemileri ve gönüllüleri alıkoymuştur. Şu farkla ki gönüllülere ateş açılmamış, ölen veya yaralanan olmamıştır. Bunun sebebi de dünyada kabaran öfke ve daha fazla ülkenin İsrail’e karşı tavır almasıdır.

Peki, İsrail hangi hakla bu müdahalelerde bulunma cesaretini gösteriyor? Öncelikle İngiltere ve ABD’nin Yahudilere Filistin’de BM eliyle devlet hediye etmelerine kadar o topraklar İngiliz sömürgesi de olsa Filistin’e aitti. 1948 yılında Filistin’de biri İsrail diğeri Filistin olmak üzere iki devlet kuruldu. Ancak o günden beri Filistin halkı yok edile edile, Filistin toprakları da işgal edile edile bugünlere gelindi. Kassam Tugaylarının saldırısı[2] bahane edilerek Filistin halkı da Filistin devleti de yok edilmek isteniyor. Bu sebeple Gazze’ye giden yardım gemileri Filistin karasularına doğru giderken İsrail kendi karasuyu gibi davranmaktan çekinmiyor. BM’de 156 ülke Filistin’i bağımsız bir devlet olarak tanımışken ve Uluslararası Ceza Mahkemesi İsrail Başbakanı Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında savaş suçu işledikleri ve soykırım yaptıkları için tutuklama emri çıkarmışken tüm bunlar ABD desteği sebebiyle yok sayılıyor. Bu utancı 156 ülke üzerinde taşıyor. İnsanlığın vicdanı olan sivil toplum gönüllüleri de olmasa bu utanç tüm insanlığı boğacak.

Tüm bu olanlardan sonra bir cümle de çözüm üzerine söyleyelim. Bunu tarihi bir hadise üzerinden örnekleyelim. İslâm’dan önce Mekke’de Kâbe’nin tamiri esnasından bir vakıa yaşanır. Her kabilenin itibar ettiği Hacerül Esved’i yerine kimin koyacağı üzerinden asalet ve hakkaniyet münakaşaları yapılır. Çözüm ise Hz. Muhammed’den (asm) gelir. Hz. Peygamber cübbesinin üzerine Hacerül Esved’i koyar, kabile reisleri her biri bir tarafından tuttukları cübbeyi kaldırarak taşı yerine yerleştirirler. Böylece şeref ve itibar paylaşılır, mesele de hallolmuş olur. Bu örnekten çıkarılacak derse gelince; tüm İslâm ülkeleri birleşir ve İsrail siyasi, iktisadi, ticari ve askeri olarak kuşatılır, insanlık adına bu harekete muhtemelen başka ülkeler de katılabilir. Böylece bu utanç gelecek nesillere miras bırakılmamış olur. Yoksa eslafın azarından, ahlafın yuhalamasından kurtulmak mümkün değildir.


[1] İHH, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ambargoyu delmek ve Gazze halkının temel ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla biri 3 bin tonluk yük gemisi, diğeri de 1000 kişilik yolcu gemisi ile 2010 yılı Mayıs ayında Gazze’ye doğru yola çıkmıştır. 32 farklı ülkeden 663 yolcu bulunan filoda Almanya, İsveç, Kuveyt parlamentosundan milletvekillerinin yanı sıra Holokost’tan sağ kurtulan kişilerden Hedy Epstein, Nobel Barış Ödülü sahibi Mairead Corrigan ve İsrail parlamentosu milletvekili Hanin Zuabi de bulunuyordu. Filodaki 663 kişiden 380’i Türkiye, 38’i Yunanistan, 31’i İngiltere, 30’u Ürdün ve 28’i de Cezayir vatandaşıydı.

[2]  7 Ekim 2023 tarihinde Gazze Bölgesini yöneten Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın, İsrail’e saldırısı ile başlayan savaşın hangi saikle çıktığı tartışılması gereken bir konudur. Ancak böyle bir harekâttan İsrail’in haberdar olduğu anlaşılmaktadır. İran’ın da Hizbullah üzerinden Hamas’ı kışkırttığı ve böylece kendisini bir ABD-İsrail ittifakına karşı korumaya çalıştığı anlaşılmaktadır. Nitekim Hamas’ın siyasi liderlerinden birisi bu saldırıdan haberleri olmadığını söylemiştir. Saldırı sonrası İsrail, Hamas için savaş ilanı kararı almış ve öldürülen 1.960 İsrailliye karşı harabelerin altındakiler hariç olmak üzere 66.000’den fazla kişi ölmüş, 170.000’den fazla kişi de yaralanmıştır.

  • Tweet

About mahmut bozan

Başka ne okumak istersiniz?

ASYANIN EBEDİ ŞEFLERİ VE TÜRKİYE
AK PARTİ HÜKÜMETİNİN 12. KALKINMA PLÂNI İLE ÇİZDİĞİ 2028 TÜRKİYE TABLOSU
AZERBAYCAN’IN ZAFERİ
  • ANASAYFA
  • HAKKIMIZDA
  • AKADEMİK BAKIŞ
  • DERGİLER
  • BAKAD YAYINEVİ
  • HABERLER
  • İLETİŞİM

BİZE ULAŞIN

  • 0 378 228 18 77
  • bakad74@gmail.com
  • http//www.bakad.org.tr

BAĞLANTILAR

Telif Hakkı © 2021 İzmir Web Tasarım İzmir Web Tasarım Tüm hakları saklıdır.

Batı Karadeniz Akademisyenler Derneği Tüm Hakları Saklıdır. Tasarım & Kodlama ♥  Web Tasarım ©

ÜST Web Tasarım