Bakad

  • ANASAYFA
  • HAKKIMIZDA
    • HAKKIMIZDA
    • YÖNETİM
    • MİSYON
    • VİZYON
    • DEĞERLER
  • AKADEMİK BAKIŞ
  • DERGİLER
    • Uluslararası Batı Karadeniz Sosyal ve Beşeri Bilimler Dergisi (USOBED)
    • Uluslararası Batı Karadeniz Mühendislik ve Fen Bilimleri Dergisi (UMÜFED)
  • BAKAD YAYINEVİ
  • HABERLER
    • HABERLER
    • KONFERANS
    • SEMPOZYUM
    • PANEL
    • SEMİNER
  • İLETİŞİM
  • Ankara Web Tasarım
  • akademik bakış
  • BİRLEŞMİŞ MİLLETLER YA ISLAH YA DA FESHEDİLMELİDİR
19 Ekim 2025

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER YA ISLAH YA DA FESHEDİLMELİDİR

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER YA ISLAH YA DA FESHEDİLMELİDİR

by mahmut bozan / Salı, 23 Eylül 2025 / Published in akademik bakış, anasayfa, Genel, haberler

Resim: worldpolicy.org

“Dünya 5’ten büyüktür. Daha âdil bir dünya mümkündür.”

R. Tayyip Erdoğan

Prof. Dr. Mahmut BOZAN

Birleşmiş Milletler yine dünyanın gündeminde. Ama hakkında tek bir müsbet cümle kurulamıyor. Varlığı dünyaya yük olan bu yapıya Birleşmiş Milletler (BM) değil, Birleşmiş Oligarşik Kuvvetler denilse daha gerçekçi olurdu. İkinci Dünya Harbi’nin galipleri tarafından ABD patronajında 24 Ekim 1945’te kurulan bu yapı güya dünyada barış ve sulhu sağlayacaktı. Aradan geçen 80 senede Dünya sulha ve barışa hasret kaldı. Hele BM içinde kurulan Güvenlik Konseyi adındaki Beşli Çete oligarşisi, geri kalan 188 ülkeyi dünya siyasetinde etkisiz elemana döndürdü. Zira BM gündemine gelen her hadisede Beşli Çete’den bir tanesinin vetosu o hadiseyi yok hükmüne getirmeye yetiyor. Yani dünya siyaseti bu çetenin insafına veya daha doğrusu menfaatine göre şekillenmeye mahkûm oluyor. Bu durum tüm dünya için bir aşağılamadır, bir zillettir!

Bugün BM’nin 80. Kuruluş yıldönümünde ülke devlet başkanları ABD’nin New York şehrine akın ettiler. Hatta ‘sözüm ona’ bu uluslararası teşkilatın toplantısına katılmada bir kısıtlama yapılması mümkün olmaması gerekirken Filistin Devlet başkanı ve heyetine vize yasağı getirilerek ülkeye sokulmadı. Bunca arsızlık ve edepsizlikleri 188 ülke nasıl sineye çekiyor, anlamak mümkün değildir. İtirazlar yükseliyor, BM’nin demokratikleştirilmesi için öneriler veriliyor, eleştiriler yapılıyor ama bir şey yapılamıyor.[1] O yapılamayan şey ise artık BM’nin miadını doldurduğu için feshedilmesi ve yerine daha demokratik bir Dünya Parlamentosu’nun Asya’da kurulması gerçeğidir. Bu teklif bir fantezi değil, ayakları yere basan gerçekçi ve haysiyetli bir öneridir. Yapılacak iş gayet basittir. Önce BM’nin demokratikleştirilmesini isteyen ülkeler bir araya gelir ve Güvenlik Konseyi’ni feshederler. Yerine BM’ye üye 193 ülkenin demokratik temsilini sağlayacak bir parlamento teşkil ederler. Adını da Dünya Parlamentosu koyarlar. Bu parlamento kendi başkanını ve icra kurulunu yani hükümetini vücuda getirir. Merkezini de Asya kıtasında insanlığın doğduğu ve dünyaya yayıldığı şehirlerden (Mesela Kudüs gibi) birisini yaparlar. New York ve Cenevre merkezlikten çıkarak birer şubeye dönüşür. Eğer Beşli Çete ve yandaşları BM’nin mevcut yapısının muhafazasında ısrar ederlerse, diğer ülkeler BM’yi boykot ederek kendi demokratik ve gerçek Birleşmiş Milletler’ini kurarlar. Onları da yalnızlığa iterler.

Evet, BM’nin demokratikleştirilmesi mümkündür ve bu iş beyanatlarla halledilemeyecek kadar ciddidir. Nasıl Karl Marx vahşi kapitalizme karşı tek başına çaresiz kalan işçileri “Dünya işçileri birleşin!” diyerek örgütledi, işçi sendikaları vahşi kapitalizmi kısmen uysallaştırdı ise küresel çapta birkaç liderin “Dünya devletleri birleşin!” diyerek işaret fişeğini ateşlemeleri yetecektir. Bu zorba düzen ve küresel oligarşi yıkılırsa başta IMF ve Dünya Bankası olmak üzere BM’ye bağlı 20’ye yakın ‘sözüm ona’ uluslararası kuruluş da demokratikleşecek, ABD ve ortaklarına değil tüm insanlığın müşterek menfaatine hizmet edecektir.

Bu satırları okuyanlardan bazıları gülüp-geçebilir veya Merhum Âkif’in deyimiyle “Hak zıpırındır!” vahşi kaidesinin geçerli olduğu bir dünyada bunun bir hayal olduğunu düşünebilir. Ancak büyücek bir şehre dönen dünyamızda uyanmış ve gücünün farkına varmış insanlar için imkânsız diye bir şey yoktur. Bediüzzaman’ın dediği gibi “Fıtrî meyelan, mukavemetsûzdur. Bir avuç su, kalın bir demir gülle içine atılıp soğuğa mâruz bırakılsa, genişleme meyli demiri parçalar.” Yumuşak suyun sert demiri mağlup etmesindeki sır, meyelanın fıtratında gizlidir. İnsanlığı huzura kavuşturacak reçete, kuvveti değil hakkı esas alan, savaşı değil yardımlaşmayı şiar edinen İslâm’ın medeniyet anlayışındadır. Batı medeniyetinin teknolojik icatları insanlığa saadet getiremedi. Bilakis çeyrek yüzyıla iki dünya harbi sığdırdı. Şehirlere atom bombaları atmaktan ellerini çekmedi. Bosna’dan Filistin’e, Cezayir’den Ruanda’ya, Arakan’dan Afganistan’a kadar dünyanın dört bir yanında soykırımlar ve katliamlar yaptı. İnsanlık bunaldı, fıtri olarak bir çıkış yolu arıyor. Dünya bir liderliğe muhtaç. Gandi’nin Hindistan’da İngiliz tuz tekelini kırması gibi bir meyelana, basit bir yürüyüşe ihtiyaç var. Bu yürüyüşe de dünya petrol ve doğal gaz rezervinin yaklaşık %70’ini elinde tutan, BM’den sonra en fazla üyeye (56 ülke) sahip olan İslâm İşbirliği Teşkilatı’nın öncülük etmesi gerekiyor.


[1] Daha detaylı bir analiz için bkz. Bozan, Mahmut (2023). Birleşmiş Milletler’de Demokratikleşme Sorunu, Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı: 76, 254 – 271. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/2970045

  • Tweet

About mahmut bozan

Başka ne okumak istersiniz?

TAÇLI VİRÜSÜN SALTANATI
TRUMP VE BİR TİLKİ MASALI
ANTALYA DİPLOMASİ FORUMUYLA CEMRE AKDENİZ’E DÜŞTÜ
  • ANASAYFA
  • HAKKIMIZDA
  • AKADEMİK BAKIŞ
  • DERGİLER
  • BAKAD YAYINEVİ
  • HABERLER
  • İLETİŞİM

BİZE ULAŞIN

  • 0 378 228 18 77
  • bakad74@gmail.com
  • http//www.bakad.org.tr

BAĞLANTILAR

Telif Hakkı © 2021 İzmir Web Tasarım İzmir Web Tasarım Tüm hakları saklıdır.

Batı Karadeniz Akademisyenler Derneği Tüm Hakları Saklıdır. Tasarım & Kodlama ♥  Web Tasarım ©

ÜST Web Tasarım